23 Mayıs 2011 Pazartesi

size,
bu odanın alacakaranlığından, okyanusundan, beni boğan dalgalarından, tenimde kalan tuzundan ve yastıklarda kuruyan gözyaşından hiç bahsetmedim.

size,
"nasılsın" diyerek başlayan telefonlarınıza, beyaz bembeyaz tabiatımla 'iyiyim' diyorum.
Yani aslında korkuyorum.
Bütün bunlar kıyamet, bütün bunlar cinnet, bütün bunlar cinayet demeye
Bir daha düzeltilemeyecek sözler söylemeye korkuyorum.

Telefonla birlikte ışığı da kapatıp bol şanslar deyişiniz, şanslar deyişiniz, deyişiniz çınlarken içimde, bunun beni ne kadar kırdığından hiç bahsetmedim.

Bahsetmediğim çok şey var daha. 
Yaz çiçekleri, cam çiçekleri ölüyor
Akşamın altını, gümüşe dönüyor
Bunlar da önemli elbette
en az,
bana ihaneti öğrettiğiniz, bana kanatlarımı bıraktırdığınız kadar.


* Birhan Keskin

Hiç yorum yok: